Adilcevaz ilçesinin batı ucunda, Van Gölü kıyısında yükselen tepedeki eski kale harabelerinin içindedir. 14. veya 15.yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. Sadece güney cephesi açıkça görülebilen eski cami, doğu batı istikametinde uzanan ve üç kısmın yan yana birleşmesinden teşekkül bir plâna sahiptir. Kuzey yönde tamamen, doğu ve batı yanlarda ise yarıya kadar olan kısımların, kurulmuş olduğu yamacın meyilli dolayısıyla toprağa gömülmüş olan eserin her üç bölümü dıştan bariz olarak belli olmakta ve ayrı ayrı zamanlarda yapılmış inşaatlarla bugünkü durumunu almış olduğu anlaşılmaktadır.
Yapının kuzeydoğu bölgesinde bir minare yer almaktadır. Minarenin üst kısmı hakkında herhangi bir bilgi mevcut değildir. Minare tarzı dışında bir üslupla yapılmıştır. Günümüzde minare işlevini yapamamaktadır.
Bu yapıyla ilgili belki de en değişik tespit İbrahim Kafesoğlu’na aittir. 1945 yılında bölgeyi ziyaret eden Kafesoğlu, bu yapının cephe duvarındaki kitabede “ Mescid el-Kebir ” ibaresinin okunduğunu, fakat buranın ibadetten başka maksatlar için kemerli küçük hücrelere ayrılması buranın medrese olarak kullanılabileceğini de göstermektedir. Tahta minberi ise sonradan yapılmıştır.