Urartu kaya mezarlarının en çarpıcı örnekleri başkent Tuspa’da yer alır. Bunlar sıtadel kısmından rahatlıkla ulaşılabilen çok odalı, büyük boyutlu mezar kompleksleridir.
Yaklaşık 250 yıllık egemenlik sürecinde, başta Van Gölü Havzası olmak üzere, mimariden küçük el sanatlarına uzanan homojen bir kültürel yapı oluşturan Urartular bölgede birçok "ilk"in de temsilcisi olmuşlardır. Kurdukları kentler; saraylar, depo yapıları, mezarlar ve tapınakların yer aldığı sitadel ve bununla bağlantılı aşaği yerleşme ile oldukça geniş alanlara yayılıyordu. Urartuların Yakındogu’nun en becerikli mimarlarından olduğunu söyleyebilecek durumdayız. Yine çanak çömlek ve özellikle maden teknolojisi ve işlemedeki becerileri de dikkat çekicidir.
Urartuların Doğu Anadolu'ya getirdikleri yeni anlayışın bir yansıması da mezar mimarisi ve gömü adetlerinde izlenebilmektedir. I. binyılda oluşan yeni siyasi dengeler ve bu çerçevede şekillenen toplumsal yapı, mimari ve el sanatlarında da birçok yeniliği beraberinde getirmiştir. Bu noktada sadece mezar mimarisi kapsamında konuyu degerlendirdiğimizde özellikle yönetici ve soylu sınıf için anıtsal mezar türlerinin ortaya çıktığını görürüz. Frig kaya mezarları ve tümülüşleri ile içlerindeki çarpıcı mezar armağanları, yine Lidya örnekleri, gelişen bu yeni sınıfın beğenilerini ve yeni oluşan sosyo-ekonomik yapıyı yansıtır. Urartu'da aynı yenilikler daha çarpıcı bir biçimde kendini gösterir.
Bugün ulusal ve uluslararası müzelerde sergilenen Urartu kültürüne dair buluntu topluluklarının büyük çoğunluğu Urartu mezarlarından gelir. Özellikle çoklu gömünün yapılmış olduğu oda mezarlardaki kaçak kazılar sonucu ortaya çıkarılmış eserler, birçok özel koleksiyon ve müzenin en baskın buluntu grubunu oluşturur. Tunç kazanlar, bakraçlar, kemerler, gögüslükler, iğne ve fibulalar ile yine tunçtan ve demirden kılıçlar, kamalar ve ok uçları ile birlikte binlerce yarı değerli taşlardan boncuk kolyeler... Urartu mezarlarındakı bu geniş buluntu yelpazesi ve sayısı, çoklu gömü yapılmış olmasından kaynaklanmaktadır. Bazı mezarlarda 100'e ulaşan gömü sayısı ve bunlar için mezar odasına konulmuş ölü hediyeleri göz önüne alındığında hatırı sayılır bir buluntu grubu ile karşılaşılması doğaldır. Bölgede yoğun olarak sürdürülen kaçak kazılar ve neredeyse her köyde bulunan bir mezarlık alanı özellikle eski eser piyasasında Urartu eserlerinin yoğun bir dolaşımına sebep olmaktadır.